Adalet Mülkün Temelidir. Adaletsiz Güç Zalim, Güçsüz Adalet Acizdir. Adaletin Işığında, Hukukun Güvencesiyle! Avukatlar Tarih Boyu Köle Kullanmadılar, Ama Efendileri de Olmadı. Gerçekçi ol, imkansızı iste! İyi Olmak Kolaydır, Zor Olan Adil Olmaktır. Mutlak Hak, Mutlak Haksızlıktır.

BİLİŞİM SİSTEMİNE GİRME SUÇU NEDİR?

Eskişehir avukat Bilişim sistemine girme suçu

Bilişim sistemine girme suçu Türk Ceza Kanununun Bilişim Alanında Suçlar” başlıklı bölümünde madde 243’de düzenlenmiştir. Bu suçun temel halinin cezası 1 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır.

Bu suçtan dolayı yargılama yapmada görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemeleridir.

Bilişim Sistemine Girme Suçu Madde Düzenlemesi

Bilişim sistemine girme suçu Türk Ceza Kanunu madde 243’te şu şekilde düzenlenmiştir:

“(1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.

(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.

(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(4) Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri nakillerini, sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Bilişim Sistemine Girme Suçu Madde Gerekçesi

“Bilişim sistemlerine karşı suçların düzenlendiği bö­lümde yer alan bu maddede bilişim sistemine girme fiili suç olarak tanım­lanmıştır.

Bilişim sisteminden maksat, verileri toplayıp yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tâbi tutma olanağını veren manyetik sistemlerdir.

Maddenin birinci fıkrasında bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak girmek veya orada kalmaya devam etmek fiili suç hâline getirilmiştir. Sisteme, hukuka aykırı olarak giren kişinin belirli verileri elde etmek amacıyla hareket etmiş bulunmasının önemi yoktur. Sis­teme, doğal olarak, haksız ve kasten girilmiş olması suçun oluşması için yeterlidir.

İkinci fıkraya göre, birinci fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi, bu suç açısından daha az ceza ile cezalandırılmayı gerektirmektedir.

Üçüncü fıkrada, bu suçun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hâli düzen­lenmiştir. Birinci fıkrada tanımlanan suçun işlenmesi nedeniyle sistemin içerdiği verilerin yok olması veya değişmesi hâlinde failin, suçun temel şek­line nazaran daha ağır ceza ile cezalandırılması öngörülmüştür. Dikkat edil­melidir ki, bu hükmün uygulanabilmesi için, failin verileri yok etmek veya değiştirmek kastıyla hareket etmemesi gerekir.

Sistem içindeki bütün soyut unsurlar, fıkrada geçen “veri” teriminin kapsamındadır.”

Eskişehir avukat Bilişim sistemine girme suçu

Bilişim Sistemine Girme Suçu Nitelikleri

Madde metni ve gerekçesinden anlaşılacağı üzere failin birinci fıkrada geçen fiillerden dolayı cezalandırılabilmesi için “bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak girmesi” veya bilişim sistemine hukuka uygun yollarla girmiş olmakla birlikte hukuka aykırı olarak “orada kalmaya devam etmesi” şartının gerçekleşmesi gerekmektedir.

Maddenin üçüncü fıkrasında, birinci fıkrada sayılı fiillerden biri nedeniyle bilişim sisteminde bulunan verilerin yok olması veya değişmesi sonucu meydana gelirse ceza miktarı değişmektedir. Burada önemli olan husus, failin verilerin yok olması veya değişmesi sonucuna ilişkin kastının bulunmamasıdır. Zira kastının bulunması halinde suç tipi değişecek ve fail, Türk Ceza Kanunu md. 244 hükmünde öngörülen verileri yok etme veya değiştirme suçundan dolayı cezalandırılacaktır.

Maddenin son fıkrasında ise, bilişim sistemine girmemekle birlikte, bilişim sistemindeki veri nakillerini teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişinin bu fiili cezalandırılmaktadır.

Bilişim sistemine girme suçunu düzenleyen kanun maddesinin birinci fıkrasında öngörülen suç, icrai veya ihmali surette işlenebilen seçimlik hareketli bir suç olup, maddede geçen seçimlik fiiller soyut tehlike ve sırf hareket suçunu oluşturmaktadır.

Bilişim sistemine girme suçu, sırf hareket suçu olmasına rağmen, failin başkasının bilişim sistemine hukuka aykırı olarak ve kasten girmesi icra hareketinin kısımlara bölünebildiği durumlarda, suça teşebbüs mümkündür. Bilişim sistemine hukuka aykırı olarak ve kasten girmeye çalışan failin, fiilin icra hareketine başladıktan sonra elinde olmayan sebeplerle bilişim sistemine girememesi durumunda, suç teşebbüs aşamasında kalacaktır.

Bilişim Sistemine Girme Suçu Nitelikli Hali

Cezayı Azaltan Nitelikli Hali

Bilişim sistemine girme suçunun nitelikli halleri TCK madde 243 ikinci ve dördüncü fıkralarında düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında 1. fıkrada geçen fiillerin işlenmesi halinde suçun temel haline bağlı ceza yarı oranında indirilerek verilecektir.

Cezayı Artıran Nitelikli Hali

Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya başka sistemler arasında olan veri nakillerinin, sisteme girmeksizin teknik araçlarla izlenmesi halinde suçun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olmaktadır. Bu suç da meydana gelmesi herhangi bir neticeye bağlı olmadığından, sırf hareket suçudur.

Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Hali

Bilişim sistemine girme suçu işlenirken gerçekleşen eylemler sonucu söz konusu bilişim sisteminde bulunan verilerin yok olması veya değişmesi durumunda suçun cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası olacaktır.

Bilişim Sistemine Girme Suçu Soruşturma-Kovuşturma ve Uzlaşma

Bilişim sistemine girme suçunun soruşturması/kovuşturması şikayete bağlı değildir, re’sen yapılmaktadır. Aynı zamanda Ceza Muhakemesi Kanunu madde 253’de geçen uzlaştırma hükümlerine tabi değildir.

Bilişim Sistemine Girme Suçu Zamanaşımı

Bilişim sistemine girme suçunda dava zamanaşımı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu md. 66 uyarınca sekiz yıldır. Suça ilişkin ceza zamanaşımı ise 68. maddede on yıl olarak öngörülmüştür.

Emsal Mahkeme Kararları

Eskişehir avukat bilişim sistemine girme

YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ

Esas Numarası: 2014/11391

Karar Numarası: 2015/582

Karar Tarihi: 19.01.2015

ÖZETİ: Sanığın, katılanın isim ve telefon numaralarını kullanmak suretiyle katılan adına facebookta profil hesabı açarak, bu profilden katılan imiş gibi katılanın iş arkadaşı olan tanıkların ve üçüncü kişilerin sayfalarına eklenerek bu kişilere arkadaşlık teklifinde bulunduğu, uygunsuz görüşmeler yaptığı, bu suretle katılanın huzur ve sükununu bozarak atılı kişilerin huzur ve sükununu bozmak suçunu işlediği açıklandıktan sonra, sanığın, katılan adına facebook profil hesabı oluşturarak katılanın resmini ve telefonunu koyması eylemi nedeniyle, bilişim sistemine girme suçundan açılan davada, atılı suç sabit olmadığından sanığın beraatine karar verildiği belirtilmek suretiyle gerekçenin karıştırılması yasaya aykırıdır.

Bilişim sistemine girme suçundan sanığın beraatine dair hüküm, katılan vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Katılan vekillerinin temyiz dilekçesinin içeriği itibariyle, temyizin, sanık hakkında bilişim sistemine girme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;

Sanığın, internette facebook sosyal paylaşım sitesinde, katılan adına profil hesabı oluşturup, katılanın resmini ve telefonunu koyarak başka şahıslar tarafından rahatsız edilmesine neden olduğunun ileri sürülmesine göre; eylemin kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu yanında TCK’nın 136/1. maddesine uyan suçu oluşturacağı ve davaya bakmanın ve delilleri takdir etmenin üst Asliye Ceza Mahkemesine ait olacağı gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı gerekçeyle beraat hükmü kurulması,

Kabule göre de;

Hükmün gerekçe kısmında, sanığın, katılanın isim ve telefon numaralarını kullanmak suretiyle katılan adına facebookta profil hesabı açarak, bu profilden katılan imiş gibi katılanın iş arkadaşı olan tanıkların ve üçüncü kişilerin sayfalarına eklenerek bu kişilere arkadaşlık teklifinde bulunduğu, uygunsuz görüşmeler yaptığı, bu suretle katılanın huzur ve sükununu bozarak atılı kişilerin huzur ve sükununu bozmak suçunu işlediği açıklandıktan sonra, sanığın, katılan adına facebook profil hesabı oluşturarak katılanın resmini ve telefonunu koyması eylemi nedeniyle, bilişim sistemine girme suçundan açılan davada, atılı suç sabit olmadığından sanığın beraatine karar verildiği belirtilmek suretiyle gerekçenin karıştırılması,

SONUÇ : Yasaya aykırı olup, katılan vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 Sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 11. CEZA DAİRESİ Esas Numarası: 2021/32795 Karar Numarası: 2024/6156 Karar Tarihi: 08.05.2024

BİLİŞİM SİSTEMİNE HUKUKA AYKIRI OLARAK GİRME SUÇU

12 YILLIK OLAĞAN ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN DOLMASI

DAVANIN DÜŞMESİ

SAYISI : 2015/182 E., 2016/222 K.

HÜKÜMLER : Mahkumiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1.Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.05.2016 tarihli ve 2015/182 Esas, 2016/222 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında:

a. Bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 244 üncü maddesinin ikinci fıkrası ve 53 maddeleri uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b. Bilişim sistemlerinin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (f-son) bendleri, 52 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 3 yıl hapis ve 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz isteği, mahkumiyet kararının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

  1. Sanığın, şikâyetçi …’a ait hotmail hesabına hukuka aykırı bir şekilde erişip, şikâyetçinin arkadaş listesinde yer alan diğer şikâyetçi …’a mesaj göndererek 250 TL para istemesi, akabinde hakkında Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/23 Esas sayılı dosyasında yargılanıp beraat eden …’nın hesabına para gönderilmesi biçimindeki eylemleri nedeniyle sanık … hakkında kamu davası açılması, bu yargılama sonunda dosya kapsamında göre …’nın beraatine ve sanık … hakkında suç duyurusunda bulunulması üzerine sanık hakkında kamu davası açılmıştır.
  2. Sanığın, Ferhat’ı tanıdığını ancak beyanlarının doğru olmadığını, kendisinin sadece internetten satış yaptığını, atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan ettiği, şikâyetçilerin oluşu doğruladıkları, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/23 Esas, 2015/43 Karar sayılı dosyasının incelemeye konu dosya arasına alındığı, anılan dosyada beraat eden Ferhat’ın, sanık …’un kendisine para geleceğini söyleyerek banka kartını aldığını, şikâyetçileri tanımadığını, atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan ettiği, sanık hakkında benzer şekilde açılmış, derdest, karara bağlanmış ve kesinleşmiş kararlar bulunması ve …’nın beyanlarına göre sanık … hakkında beraat, sanık … hakkında suç duyurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
  3. Mahkeme tarafından sanığın savunması, şikâyetçi beyanları, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/23 Esas, 2015/43 Karar sayılı dosyası ve içerisinde yer alan deliller ile tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçları işlediği kabul edilerek temyize konu mahkûmiyet kararlarının verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

A. Nitelikli Dolandırıcılık Suçu Yönünden

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasıfları ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

B. Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme Suçu Yönünden

Eylemin şikayetçi …’un hotmail hesabına girememesini tespit ettiği tarih olan 29.04.2011 tarihinden önce gerçekleştiği, en aleyhe suç tarihinin bu tarih olduğu belirlenerek yapılan incelemede;

Sanığın yargılama konusu sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu için, 5237 sayılı Kanun’un 244 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

V. KARAR

A. Nitelikli Dolandırıcılık Suçu Yönünden

Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.05.2016 tarihli ve 2015/182 Esas, 2016/222 Karar sayılı kararına yönelik sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan diğer hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme Suçu Yönünden

Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.05.2016 tarihli ve 2015/182 Esas, 2016/222 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.05.2024 tarihinde karar verildi.

ShentaWp Ayar

Web sitemiz’de çerezler kullanıyoruz. Bu, web sitemizi kullandığınız sürece çerez politikamızı kabul ettiğiniz anlamına gelir.