KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA NEDENİYLE TAZMİNAT

Eskişehir gayrimenkul avukatı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat

Kamulaştırmasız El Atma

Kamulaştırmasız el atma, ülkemizde taşınmaz (gayrimenkul) sahibi kişilerin sıklıkla karşılaştığı hukuki durumlardan birini oluşturmaktadır. Kamulaştırma, kamu yararının gerektirdiği hallerde gerçek ve özel hukuk tüzelkişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmaz malların ve irtifak hakkının, Devlet ve kamu tüzelkişileri adına tescilini sağlayan idare hukuku işlemidir. Kamulaştırma, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca yapılmaktadır.

Ancak bazı hallerde idare, Kamulaştırma Kanununda öngörülen usul ve yöntemler kullanmaksızın fiilen veya hukuken gerçek/özel hukuk tüzel kişilerinin mallarına herhangi bir bedel ödemeksizin el koyarak kamu hizmetine tahsis etmektedir. Peki bu gibi durumlarda mallarına el konulan kişilerin hakları ve başvurabileceği hukuki yollar nelerdir?

Kamulaştırmasız El Atma Şartları Nelerdir?

Kişilerin taşınmazlarına yapılan her müdahale, hukuki anlamda kamulaştırmasız el atma niteliğinde olmayabilir. Yapılan müdahalenin bu kapsamda değerlendirilebilmesi için;

  • El atılan taşınmazın gerçek veya özel hukuk tüzel kişisine ait olması,
  • El atmanın kamulaştırma yetkisine sahip bir kamu tüzel kişisi yahut gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi tarafından gerçekleştirilmesi,
  • İdarenin el atmayı kamu yararı gerektirdiği için yapmış olması,
  • Taşınmaza yapılan müdahalenin kalıcı nitelikte olması,
  • İdarenin el attığı taşınmaz malikinin mülkiyet hakkını kullanımını yasaya aykırı şekilde tamamen ortadan kaldırması gerekmektedir.

Kamulaştırmasız El Atma Sayılan Haller Nelerdir?

Kamulaştırma Kanunu geçici madde 6/1 uyarınca, kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması, kamulaştırmasız el atma olarak kabul edilmiştir.

Madde metninden ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarından hareketle1;

  • Kamulaştırma Kanunu uyarınca bir kamulaştırma işlemi yapılmaksızın özel mülkiyetteki bir taşınmaza yapılan müdahale,
  • Kamulaştırma işlemi tamamlanmadan ya da usulüne uygun yapılmadan özel mülkiyetteki taşınmaza yapılan müdahale,
    • Kamu yararı kararı alınan hallerde; kamulaştırma işlemleri tamamlanmaksızın idarenin,
      taşınmazlara el koyması,
    • Tapu sicilinde kişiler tescilli taşınmaza “kamulaştırılacaktır” şeklindeki şerh konularak kişilerin mülkiyet hakkına müdahale edilmesine rağmen idare tarafından kamulaştırma işleminin tamamlanmaması ve taşınmazın bedelinin de ödenmemesi,
  • Belediyelerce yapılan imar uygulamaları sırasında, imar kanunu hükümleri uyarınca düzenlemeye tabi tutulan taşınmazların, kamu hizmetleri için ayrılıp üzerinde kamu tesisleri bulunan alanlara hisselendirilmesi,
  • İmar uygulamaları sırasında, imar kanunu hükümleri uyarınca düzenlemeye tabi tutulan
    taşınmazlardan, yasal olarak kesilmesi gereken imar düzenleme ortaklık payı miktarından
    fazlasının kesilmesi suretiyle kamu hizmetlerine tahsis edilmesi,
  • İdarenin usulüne uygun olarak yapmış olduğu kamulaştırma işleminde kamulaştırma sınırlarının dışına çıkarak, taşınmazın kamulaştırma projesi dâhilinde olmayan bölümlerine de el koyması,

kamulaştırmasız el atmaya olarak örnek verebiliriz. Sayılan örneklerden anlaşılacağı üzere taşınmaza yapılan müdahale, fiili veya hukuki şekilde yapılabilir.

Eskişehir gayrimenkul avukatı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat

Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat Davası

Yukarıda belirtilen şekilde maliki olduğu taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atılan kişilerin, müdahalenin meni, ecrimisil veya Kamulaştırma Kanunu geçici madde 6 hükmü uyarınca tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.

“…Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan talepler, bedel talep edilmesi hâlinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır…”

Belirtmek gerekir ki kamulaştırmasız el atma nedeniyle Kamulaştırma Kanunu geçici madde 6 uyarınca açılacak dava, taşınmazın idare adına tescili ve taşınmazın bedelini tespite yönelik olmaktadır. Yani idare tarafından el atılan taşınmaz için Türk Medeni Kanununa göre el atmanın önlenmesi gibi mülkiyet hakkının muhafazası ve korunması için bir dava açılması mümkün değildir.

09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihler arasında yapılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle idare aleyhine Kamulaştırma Kanunu geçici madde 6 uyarınca dava açmadan önce uzlaşma yoluna başvuru dava şartıdır. Ancak hukuki el atma ile bu tarihten sonraki fiili el atmalar nedeniyle açılacak bedel tespiti davalarında uzlaşma yoluna başvuru dava şartı değildir.

Uzlaşma

Uzlaşma görüşmeleri, idarenin daveti veya malikin müracaatı üzerine, fiilen el konulan taşınmazın veya üzerinde tesis edilen irtifak hakkının idarenin daveti veya malikin müracaat ettiği tarihteki tahmini değeri; kıymet takdir komisyonu marifetiyle, taşınmazın el koyma tarihindeki nitelikleri esas alınmak suretiyle tespit edilmesinden sonra başlamaktadır.

Taşınmazın değerinin tespitini takiben uzlaşma komisyonu, idarenin daveti veya malikin müracaat tarihinden itibaren en geç 6 ay içinde tebliğ edilen bir yazı ile, tahmini değeri bildirmeksizin, talep sahibini uzlaşma görüşmelerine davet eder.

Uzlaşma görüşmesi, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza karşılık idareye ait taşınmazın trampası, idareye ait taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tanınması veya imar mevzuatı çerçevesinde başka bir yerde imar hakkı kullandırılması suretiyle veya bunların mümkün olmaması halinde nakdi bedel üzerinden yapılabilir.

Uzlaşma süreci, hukuki veya fiili engel bulunmadığı takdirde uzlaşma görüşmesi tarihinden itibaren en geç 6 ay içinde sonuçlandırılır ve uzlaşmaya varılıp varılmadığı, malik veya temsilcisi ile komisyon üyeleri tarafından imzalanan bir tutanağa bağlanır. Bu tutanak ile uzlaşma görüşmelerine ilişkin bilgi ve belgeler, açılacak davalarda taraflar aleyhine delil teşkil etmez.

Uzlaşma sağlanması halinde;

Eskişehir gayrimenkul avukatı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat

Taraflar üzerinde uzlaşılan hakkın türü, tanınma şart ve usulleri, idare nakdi ödemede bulunacak ise miktarı ve ödeme şartları ile malikin taşınmazların tesciline veya terkinine dair muvafakatini de içeren bir sözleşme akdederler.

Taşınmaza ilişkin işlemler bu sözleşme çerçevesinde yapılır ve uzlaşma konusu taşınmazlar resen tapuya tescil veya terkin edilir. Nakdi ödemede anlaşılması halinde uzlaşılan bedel, bütçe imkanları dahilinde sonraki yıllara sari olacak şekilde taksitli olarak da ödenebilir.

Uzlaşma sağlanamaması halinde;

Uzlaşmazlık tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren 3 ay içinde malik veya idare tarafından bedel tespiti davası açılabilir. Dava açılması halinde, fiilen el konulan taşınmazın veya üzerinde tesis edilen irtifak hakkının dava tarihindeki değeri, mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle tespit ve taşınmazın veya hakkın idare adına tesciline veya terkinine hükmedilir. Kamulaştırmasız el atma davalarında bedel hesaplanırken taşınmazın el koyma tarihindeki nitelikleri esas alınarak taşınmaz değerinin güncel rayiç bedeli tespit edilmektedir. Tescile veya terkine ilişkin hüküm kesin olup tarafların hükmedilen bedele ilişkin temyiz hakkı saklıdır.

Kesinleşen mahkeme kararlarına istinaden yapılacak ödemelerde, kesinleşen alacakların toplam tutarının ayrılan idarece bunun için ayrılan ödeneğin toplam tutarını aşması halinde, ödemeler, sonraki yıllara sari olacak şekilde, garameten ve taksitlerle gerçekleştirilir. Taksitlendirmede, bütçe imkanları ile alacakların tutarları dikkate alınır. Taksitli ödeme süresince, 3095 sayılı Kanuna göre ayrıca kanuni faiz ödenir. İdare tarafından, mahkeme kararı gereğince nakdi ödeme yerine, diğer uzlaşma yolları da teklif edilebilir ve uzlaşmaya ilişkin hükümlere göre işlem yapılabilir.

Zamanaşımı

Mülkiyet hakkına ilişkin taşınmazın aynından doğan davalarda zamanaşımı uygulanmaz. Dolayısıyla bu davalar herhangi bir zamanaşımı süresine tabi değildir.

Görevli Yetkili Mahkeme

Kamulaştırma Kanunu ek madde 1 uyarınca, kanunda belirtilen süre içinde gerekli işlemlerin yapılmaması halinde taşınmazların malikleri tarafından mülkiyet hakkından kaynaklı bedele ilişkin açılacak davalar, adli yargıda görülür. Dolayısıyla kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı bedel tespiti davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir.

Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılacak bedel tespiti davalarında yetkili mahkeme, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.

Emsal Kararlar

Eskişehir gayrimenkul avukatı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

HUKUK BÖLÜMÜ

Esas Numarası: 2023/373

Karar Numarası: 2023/494

“… İdarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu plan ve projeye göre meydana getirdiği yol, kanal, baraj, su yolları, su şebekesi gibi tesislerin kurulması, işletilmesi ve bakımı sırasında kişilere verdiği zararların tazmini istemiyle açılacak davaların görüm ve çözümünün, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davaları kapsamında yargısal denetimin idari yargı yerine ait olduğu; idarece herhangi bir ayni hakka müdahalede bulunulduğu özel mülkiyete konu taşınmaza kamulaştırması el atıldığı veya plan ve projeye aykırı iş görüldüğü iddiasıyla açılacak müdahalenin men’i ve meydana gelen zararın tazmini davalarının ise, mülkiyete tecavüzün önlenmesine ve haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerince çözümleneceği, yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.

…Bu bakımdan, idarece kamu gücü kullanılarak, tek yanlı biçimde yapılan uygulamalar sonucunda uğranılan zararın tazminine ilişkin bulunan davanın, Uyuşmazlık Mahkemesinin istikrarlı kararları ile 2577 sayılı Kanun’un 2/1-b. maddesi kapsamında, imar mevzuatı hükümleri çerçevesinde idari yargı yerince çözümlenmesi gerekmekte ise de, somut uyuşmazlıkta görevli mahkemeyi belirleyen ve 26/11/2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun’un 3. maddesi ile 2942 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Bu süre içinde belirtilen işlemlerin yapılmaması halinde taşınmazların malikleri tarafından mülkiyet hakkından kaynaklı bedele ilişkin açılacak davalar, adli yargıda görülür.” hükmü uyarınca, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır…”


YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2023/2916

Karar Numarası: 2023/13318

“…Mahkemece verilen ilk kararda dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin 8,40 TL belirlenerek bu bedel üzerinden kamulaştırma bedelinin tespit edildiği ve bu hususun bozmaya konu edilmediği anlaşıldığı hâlde bozma ilamı sonrası davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek taşınmazın m² birim bedelinin 43,10 TL olduğu kabulü ile fazla kamulaştırma bedeline hükmedilmesi doğru görülmemiştir.

5. Dairemiz bozma ilamında ecrimisil hesabına ilişkin herhangi bir bozma yapılmadığı ve mahkemece bozma ilamına uyulduğu hâlde fazlaya hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.

6. Dosya içerisindeki fen bilirkişi raporu ve ekli krokilere göre dava konusu taşınmaza fiilen el atılan kısmın bedeline hükmedilmesi gerekirken, kamulaştırma alanında olduğu belirtilen kısmın bedeline hükmedilmiş olması hatalıdır.

7. Dava konusu taşınmaza el atma tarihinin 1983 yılı öncesi olduğu dikkate alınarak maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir…”


YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2023/5504

Karar Numarası: 2023/12808

“… Dava konusu taşınmazda 3194 … Kanun’un 18 inci maddesi uyarınca imar uygulaması yapıldığı, dava konusu 746 ada 1 parselden ifrazen oluşan dava konusu 746 ada 64, 65 ve 66 parsel … taşınmazların kayıtlarının kapatıldığı ve davacıların 3517 ada 1 parsel … taşınmazdan hisselendirildiği anlaşıldığından, en son imar uygulamasına ait şuyulandırma cetvelleri ilgili Belediyeden istendikten, dava konusu taşınmazın imar uygulaması sonucu hangi parsellere gittiğini gösterir tüm gitti kayıtlarıyla birlikte tapu kayıtları ilgili Tapu Müdürlüğünden getirtildikten, imar uygulaması sonucu yeni oluşan parsellerin imar planındaki özgülenme amacı ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan ve şuyulandırma öncesi ve sonrası çaplı krokiler ilgili Kadastro Müdürlüğünden getirildikten sonra, davacının yeni parsellerde malik olduğunun tespiti hâlinde mahallinde yeniden keşif yapılarak, imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsellerin tapu kaydı zemine uygulanıp yeni oluşan parsellere davalı idarece fiilen el atılıp atılmadığı, fiilen el atılmasa bile, dava konusu taşınmazların imar planındaki konumu, kamuya tahsisli alan olarak ayrılıp ayrılmadığı araştırılıp kamuya özgülenme durumunun devam ettiği anlaşıldığı takdirde, fiili el atmanın gerçekleştiği kabul edilerek sorumlu idare de belirlenerek esas hakkında, aksi hâlde konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir…”

ESKİŞEHİR AVUKAT CANSU ÖNÇLER UYANIK

  1. KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA DAVALARINDA YARGILAMA
    SÜRECİNDEKİ SON GELİŞMELER, Erhan TUTAL, Dergipark ↩︎

ShentaWp Ayar

Web sitemiz’de çerezler kullanıyoruz. Bu, web sitemizi kullandığınız sürece çerez politikamızı kabul ettiğiniz anlamına gelir.