Garanti Süresi Biten Ürünlerde Tüketici Hakları

Eskişehir tüketici hakları avukatı garanti süresi biten ürünlerde tüketici hakları

Garanti süresi, satın alınan her mal için değişmekle birlikte, garanti süresi bittikten sonra 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre satıcı/sağlayıcının bazı yükümlülükleri devam etmektedir.

Üretici veya ithalatçılar, ürettikleri veya ithal ettikleri mallar için Bakanlıkça belirlenen kullanım ömrü süresince, satış sonrası bakım ve onarım hizmetlerini sağlamak zorundadır. Yani garanti süresi, satın alınan ürünün kullanım ömründen daha kısa olsa dahi, satış sonrası hizmet yükümlülüğü çerçevesinde kullanım ömrü bitmeden önce arızalanan ürün için sayıcı/sağlayıcının bazı yükümlülükleri bulunmaktadır.

Satın Alınan Ürüne İlişkin Garanti Belgesi

Üretici ve ithalatçılar, tüketiciye yönelik üretilen veya ithal edilen mallar için içeriği yönetmelikle belirlenen bir garanti belgesi düzenlemek zorundadır. Bu belgenin tekemmül ettirilerek tüketiciye verilmesi sorumluluğu satıcıya aittir.

Garanti süresi malın teslim tarihinden itibaren başlamak üzere asgari iki yıldır. Ancak, özelliği nedeniyle bazı malların garanti şartları Bakanlıkça başka bir ölçü birimi ile belirlenebilir.

Garanti Süresi İçinde Arızalanan Ürün

Tüketici, garanti süresi içerisinde arızalanan ürüne ilişkin olarak 6502 sayılı Kanunda öngörülen ücretsiz onarım, misliyle değişim, ücret iadesi veya bedel indirimi seçimlik haklarından birini kullanabilir.

Malın garanti süresi içerisinde arızalanması nedeniyle tüketicinin ücretsiz onarım hakkını kullanabilir. Bu durumda arızalanan malın yetkili servis istasyonuna veya satıcıya tesliminden itibaren arızasının 10 iş günü içerisinde giderilememesi halinde, üretici veya ithalatçının; malın tamiri tamamlanıncaya kadar, benzer özelliklere sahip başka bir malı tüketicinin kullanımına tahsis etmesi zorunludur. Benzer özelliklere sahip başka bir malın tüketici tarafından istenmemesi halinde üretici veya ithalatçılar bu yükümlülükten kurtulur. Buna ilişkin ispat yükümlülüğü üretici veya ithalatçıya aittir.

Tüketici bu seçimlik haklardan onarım hakkını kullanmışsa, malın garanti süresi içinde tekrar arızalanması veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hâllerinde diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Satıcı tüketicinin talebini reddedemez. Bu talebin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur.

Eskişehir tüketici hakları avukatı garanti süresi biten ürünlerde tüketici hakları

Garanti Süresi Biten Ürünün Arızalanması

Satın alınan her ürünün, garanti süresinden bağımsız olarak, bir kullanım ömrü bulunmaktadır. Tüketiciye satışa sunulan her ürünün kullanım ömrü Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliğinde belirlenmiştir.

Kullanım ömrü, ürünün tüketiciye teslim tarihinden başlayan ve Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliğine ekli listede yer alan her mal grubu için tespit edilen süreleri ifade etmektedir. Bakanlık tarafından bazı tüketici ürünlerine ilişkin belirlenen kullanım ömrü ve azami tamir süresini Tüketicinin Kullanımına Sunulan Ürünlerin Kullanım Ömrü ve Azami Tamir Süresi isimli yazıdaki listeden inceleyebilirsiniz.

Garanti süresi bittikten sonra ise kural olarak tüketicinin ücretsiz onarım hakkı bulunmamakla birlikte, ücretli onarım için kullanım ömrü süresince bakım ve onarım hizmetlerini üretici veya yeni ithalatçının sunması zorunludur. Dolayısıyla garanti süresi bittikten sonra arızalanan ürün için yetkili servis, ürünün yedek parçasını bulundurmak, bakım ve onarımını yapmakla yükümlüdür.

DİKKAT! Kullanım ömrü içinde arızalanan ürünün yedek parçasının bulunmadığı gerekçesi ile tüketici yeni ürün satın alma mecburiyetinde bırakılamaz.

Garanti süresi bittikten sonra Bakanlıkça belirlenen kullanım ömrü süresince mala ilişkin satış sonrası hizmetin üretici veya ithalatçı tarafından sağlanmaması halinde tüketici zararın tazminini talep edebilir.

Arızalanan Ürüne İlişkin Tüketici Hakları

  • Kullanımdan Kaynaklı Arızalar;
Eskişehir tüketici hakları avukatı garanti süresi biten ürünlerde tüketici hakları

Tüketici, garanti süresi biten ürünün kullanım ömrü içerisinde arızalanması durumunda, arızanın kullanımdan kaynaklı olduğunu düşünüyor ise, ücretli onarım yoluna başvurabilir. Ancak satıcı/sağlayıcı ve yetkili servisin bakım-onarımı reddetmesi veya ürünün kullanım ömrü içerisinde bulundurması gereken yedek parçayı bulundurmaması durumunda tüketici, bundan doğan zararının tazmini için yasal yollara başvurabilir.

  • Kullanımdan Kaynaklı Olmayan Arızalar;

Her tüketim malının belli bir kullanım ömrü olması tabii ise de günümüz teknolojik koşullarında üreticilerin piyasaya sürdükleri dayanıklı tüketim mallarının asli parçalarını oluştururken üründen beklenen mutat ömrü karşılayacak donanımı sunması gerekir. Tüketici bu haklı beklenti ve güvenle hareket eder. Dolayısıyla garanti süresi geçmiş olsa dahi, ürünün kullanım ömrü içerisinde tüketicinin kullanımından kaynaklı olmaksızın arızalanması durumunda, gizli ayıp hükümleri uyarınca satıcının, tüketicinin kullandığı seçimlik hak doğrultusunda ayıbı gidermesi gerekmektedir.

Tüketici Hakem Heyetine Başvuru

Satıcı/sağlayıcının yukarıda belirtilen yükümlülüklere uymaması durumunda, Tüketici Hakem Heyeti parasal sınırlar her sene değişiklik göstermekle birlikte, uyuşmazlık bedelinin 2025 yılı itibariyle 149.000,00 TL’den az olması halinde tüketici, zararının giderilmesi veya diğer seçimlik haklarını kullanmak için il veya ilçe tüketici hakem heyetine başvuru yapabilir.

Başvuru, Ticaret İl Müdürlüğü’ne yazılı olarak veya e-devlet üzerinden yapılabilmektedir. Ancak tüketicinin hakem heyetine başvuru yaparken uyuşmazlığın tespiti ve çözümü için iddialarına ilişkin belgelerini eksiksiz şekilde dilekçe ekinde teslim etmesi önem arz etmektedir. Günümüzde tüketici hakem heyetlerine yapılan pek çok başvuru, başvurucunun gerekli belgeleri zamanında teslim etmemesi nedeniyle bilgi-belge yokluğu nedeniyle reddedilmekte, bu da tüketicilerin bir kez daha mağduriyetine sebep olmaktadır.

Tüketici Mahkemesine Başvuru

Uyuşmazlık değerinin 2025 yılı itibariyle 149.000,00 TL’den fazla olması durumunda tüketici, tüketici hakem heyetine başvuru yapmaksızın tüketici mahkemesinde zararının tazmini için tazminat ve seçimlik haklarını kullanmak için dava açabilir.

DİKKAT! Tüketici mahkemesinde dava açmadan önce tüketici uyuşmazlıklarından kaynaklı arabuluculuk yoluna başvuru dava şartıdır. Dolayısıyla uyuşmazlık değerinin tüketici hakem heyeti başvuru sınırını geçmesi durumunda tüketicilerin her halükarda dava açmadan önce arabuluculuk yoluna başvurması gerekmektedir. Aksi halde tüketici mahkemesinde açılan dava, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilir.

Arabuluculuk yoluna başvuru, adliyelerde bulunan arabuluculuk bürolarına yazılı başvuru ile veya e-devlet üzerinden yapılabilmektedir.

Garanti Süresi Biten Ürün Emsal Kararlar

Eskişehir tüketici hakları avukatı garanti süresi biten ürünlerde tüketici hakları

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU

Esas Numarası: 2017/650

Karar Numarası: 2020/301

“…Davacı 24.05.2012 tarihli dava dilekçesinde; 01.06.2009 tarihinde 4.500TL bedelle davalıdan satın aldığı Samsung marka televizyonun 03.05.2012 tarihinde arızalandığını, yetkili servis ile görüşüldüğünde cihazın garanti süresi dolduğundan tamirin ücretli olarak yapılabileceğinin söylendiğini, arızanın televizyonun panelinden kaynaklandığını, bu teknolojideki bir televizyonda en önemli parçanın panel olması nedeniyle tamirinin gerektirdiği ücretle yeni bir televizyon dahi alınabileceğini, kullanım hatası olmaksızın üretim hatasından kaynaklanan bu tip bir arızanın cihazın kullanım süresini kısaltabileceği hususunda kendisine servis tarafından bilgi verildiğini ancak ileri derecede teknik ve detaylı bir analizi gerektirecek kadar gizli ayıbı bünyesinde barındıran kusurlu cihazın mevcudiyeti hâlinde üreticilerin 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 96. maddesi çerçevesinde ve on yıllık zamanaşımına tabi şekilde sorumluluklarının bulunduğunu, cihaza ödenen ücret göz önüne alındığında beklenen kalitenin sağlanamadığını ve cihazın lüzumlu vasfında ortaya çıkan esaslı kusurun kullanım ömrünü de kısalttığını ileri sürerek ürün bedelinin davalıdan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

...ayıplı mal hükümlerine göre satıcı ve onunla birlikte mesul olan kişilerin tüketicilerin seçimlik haklarından sorumluluğu, her alacak iddiasında olduğu gibi, zamanaşımına tabidir. TKHK’da bu süre yukarıda açıklandığı üzere iki yıl ise de kanun koyucu bu kısa süreli zamanaşımını öngörürken bir yandan da bazı durumlarda bu süreyle bağlı olmanın kanunun ruhuna aykırı mağduriyetler doğuracağını öngörerek ayıbın ağır kusur ve hile ile tüketiciden gizlenmesi hâline ilişkin istisnalar getirmiştir. Ağır kusur veya hile ile ayıbın gizlendiğini ispat yükü kuşkusuz tüketiciye aittir.

21. Bu açıklamalar ışığında somut uyuşmazlık irdelendiğinde; her tüketim malının belli bir kullanım ömrü olması tabii ise de günümüz teknolojik koşullarında üreticilerin piyasaya sürdükleri dayanıklı tüketim mallarının asli parçalarını oluştururken üründen beklenen mutat ömrü karşılayacak donanımı sunması gerekir. Tüketici bu haklı beklenti ve güvenle hareket eder. Aksi hâlde, yani garanti süresinin dolmasından sonra üretimdeki hata sebebiyle malın tümüyle işlevsiz hâle gelmesi riskini ve hiçbir kusuru olmamasına rağmen bundan doğan sorumluluğunun salt kendisi üzerinde kalacağını bilse tüketici bu malı satın almayacaktır. Somut olayda davacı tüketicinin, sözleşme tarihi koşullarına göre yüksek bir bedelle satın aldığı televizyondan beklentisinin, ileri teknolojiyle ve titizlikle üretilmiş, kaliteli ve sağlam bir elektronik cihaz almak olduğu açıktır. Ne var ki söz konusu cihaz garanti süresinin dolmasının akabinde arızalanmış ve bu arıza sebebiyle kullanılamaz hâle gelmiştir. Davacı, onarım talep ettiğinde garanti süresinin dolduğu belirtilerek neredeyse yeni bir televizyon alabileceği miktarda tamir ücreti istenmesi üzerine eldeki davayı açmak zorunda kaldığını ifade etmiştir. Yapılan yargılamada, televizyonun anakartında meydana gelen ve görüntü vermemesine sebep olan arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp mahiyetinde olduğu, zamana bağlı olarak ortaya çıktığı ve kullanıcı hatasının bulunmadığı bilirkişi tarafından tespit edilmiştir. Bir elektronik cihazın anakartının onun asli fonksiyonlarını yerine getirmesini sağladığı genel hayat tecrübesiyle de malûmdur. Tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde satın alınan maldaki üretimden kaynaklı ayıbın ağır kusurla tüketiciden gizlendiğinin kabulü gerekir. Bu hâlde üretici yanında satıcı da tüketicinin seçimlik haklarından sorumlu tutulmalıdır…”


YARGITAY HUKUK GENEL KURULU

Esas Numarası: 2009/4-291

Karar Numarası: 2009/318

…Davacının yasal haklarını, yine yasada belirlenen koşullara uygun biçimde ve süresinde kullanıp kullanmadığı, ayıbın niteliği, davacıdan ağır kusur veya hile ile gizlenip gizlenmediği, ayıbın imalattan mı yoksa tüketicinin hatalı kullanımından mı kaynaklandığı, hususunda uzmanınca yapılmış bir belirleme ve bunun hukuk alanındaki etkisi konusunda herhangi bir değerlendirme bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, davalı üretici tarafından düzenlenerek tüketiciye verilen garanti belgesinde, yasada öngörülen iki yıllık sürenin altında olmak üzere bir yıllık garanti süresi yer almaktadır. Oysa garanti sürelerinin yasada yer alan süreden aşağıya çekilmesi olanaklı değildir. Bu nedenle, anılan belge tüketiciyi yanıltacak niteliktedir ve getirdiği sınırlamaların kabulü mümkün değildir. Mahkemece; bu husus üzerinde durulmadığı gibi; taraflar ilk önce ortaya çıkan ayıp nedeniyle kumaş değişikliği yapıldığını belirtmişlerse de buna ilişkin belgeler getirilmemiş ve yine buna bağlı olarak davalı firmanın ayıba ilişkin tespitinin ne olduğu, tamirin ne kadar sürede gerçekleştiği –bu sürenin garanti süresine ekleneceği de gözetilerek- tespit edilmemiştir.

Bu nedenledir ki, sorunun sağlıklı biçimde çözümlenebilmesi için öncelikle açıklanan bu hususlar da göz önüne alınarak yeterli şekilde inceleme ve araştırma yapılması, konusunda uzman bilirkişiden alınacak rapor ile; maldaki ayıbın niteliğinin, ağır kusur veya hile ile gizlenip gizlenmediğinin, varılacak sonuca göre de, ayıp ihbarı için kısıtlayıcı bir yasal süre söz konusu olup olmadığı, garanti müddetinin belirlenmesinde ölçünün ne olacağı ve ilk ayıbın ortaya çıkış süresi, tamiri için harcanan süre ve tamir biçimi, ayıbın yeniden ortaya çıkma nedenlerinin imalat hatasına mı kullanım hatasına mı bağlı olduğunun, belirlenmesi gerekmektedir...”

ESKİŞEHİR AVUKAT CANSU ÖNÇLER UYANIK

ShentaWp Ayar

Web sitemiz’de çerezler kullanıyoruz. Bu, web sitemizi kullandığınız sürece çerez politikamızı kabul ettiğiniz anlamına gelir.